Milli davamızı unutmadık ama unutanlara hatırlatacağızKuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin 40. Yıl Kuruluş Yıl Dönümü kapsamında KüreselGazeteciler Konseyi (KGK) tarafından Lefkoşa’da düzenlenen ‘Türkiye-KKTC MedyaÇalıştayı’na katılmak adına 45 yerli ve 18 yabancı gazetecinin yer aldığı medya ekibi olarakresmen Kıbrıs’a çıkarma yaptık.Küresel Gazeteciler Konseyi (KGK) olarak amacımız, KKTC’nin 40’ıncı yılında tümdünyada tanıtılması idi.Amacımız KKTC’nin kamu diplomasisi faaliyetlerine katkı sağlamak olunca KKTCCumhurbaşkanı Ersin Tatar, T.C. Lefkoşa Büyükelçisi Metin Feyzioğlu, KKTC BaşbakanYardımcısı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, KKTC’li yöneticiler veKKTC’li gazeteci meslektaşlarımız bizleri yalnız bırakmadılar.Konuşmalar yapılmaya başladığında ise KKTC’nin Kurucu Cumhurbaşkanı olan MerhumRauf Denktaş’ın da aramızda olduğunu fark ettik.Bedeni olarak yoktu aramızda…Ruhu hemen yanımızdaydı…Karşımızda…Kürsüdeydi…Onun sözleri mevcut KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın ağzından peş peşe çıkıyordu.1974 yılında Mehmetçiğin adaya ayak basmasıyla Kıbrıs meselesinin tarih olduğunu ve millibir dava olarak varlığını koruduğunu söylüyor ve Türk ordusu ile Türkiye’denvazgeçilemeyeceğini haykırıyordu. Çatlak seslere rağmen milli davalarına sahip çıkacaklarınada yemin ediyordu.Anavatan Türkiye’nin sesi de salonda yankılandı…T.C. Lefkoşa Büyükelçisi Metin Feyzioğlu Kıbrıslı Türklerin milli düzenine katkı amacıylaorada bulunmamızdan dolayı bizleri tebrik ederek başladığı konuşmasında, KKTC’ninTürkiye için bir mesele olarak görülmediğini, bir milli dava olduğunu haykırdı.Evet hem Anavatan Türkiye’yi temsilen konuşan Metin Feyzioğlu hem Yavru Vatan’ıtemsilen konuşan Ersin Tatar, ‘Milli Dava’ sözleriyle Rauf Denktaş’ın ruhunun KKTC’de veTürkiye’de var olduğunu bizlere hissettirdiler.Bizler de Türk ve KKTC’li gazeteciler olarak Kıbrıs Meselesinin Türk askeri tarafından 1974yılında kaldırılması vesilesiyle Milli Dava ifadelerini kullanıyoruz ve kullanmaya da devamedeceğiz.Medya mensupları olarak çok zengin gözüküyorduk.Cepte akçeler dolu değildi.Limitsiz kredi kartlarımız da yoktu.Zengin olmamızın sebebi meslek büyüğümüz ve duayen gazeteci Yavuz Donat ağabeyimizinyanımızda yer almasıydı.
Her zaman olduğu gibi her fırsatta bizlere bilgi transferi yapmayı ihmal etmedi. Tamanlamıyla çıraklar olarak ondan daha iyi olabilmemiz adına bizlere tecrübelerini aktardı,durdu…Bir başka meslek büyüğümüz Ardan Zentürk ise çalıştayda mikrofonu eline aldı veKKTC’nin kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş ile olan bir hatırasını anlatarak bizleriduygulandırdı.Ardan Zentürk’ün Star TV Genel Yayın Yönetmeni olduğu zaman Rauf Denktaş, “Star TVolarak güzel işler yapıyorsunuz. Öyle rüşvetsiz buralarda iş olmaz” diyerek konuşmuş.Zentürk şaşırmış ve “Nasıl yani Denktaş ve rüşvet, neler oluyor” diye aklından geçirerek, birdolaba tutunmuş ve düşecek gibi iken Sayın Denktaş, “sakin ol ve dinle” demiş.Sayın Denktaş, “Bak Zentürk, gençlerimiz KKTC’de Rum müzikleri dinliyor. Burada birmüzik kanalı kurmalısınız ve Türk gençlerimizin Tarkan’ı dinlemesini sağlamalısınız”diyerek talimat vermiş.Zentürk ise başımız üstüne dedikten sonra başlamış çalışmalara…O zaman uydumuz yok…Yayın denildiği zaman akla gelen yöntem karasal yayın…Yayınlarımız karasal olarak veriliyor…Önce Antalya’ya bir verici konulmuş ve sonra beş parmak dağlarına konulan vericiler ileyayın karasal yayın olarak verilmeye başlanıyor.Türkiye’den, televizyon istasyonunun karasal vericisinden, Kıbrıs’ta bulunan televizyonunalıcısına radyo dalgaları ile iletildiği an Rum kesiminde yayın yapan Rum televizyonlarınınyayınları 3-5 gün kesiliyor.Aradan biraz zaman geçtikten sonra Merhum Cumhurbaşkanımız Denktaş, Ardan Zentürk’üarayarak, “Sayın Zentürk ben size Türk gençleri Rum şarkıları dinliyor. Artık Türk gençleriKKTC’de Tarkan dinlesin demiştim. Rum gençleri de Tarkan dinliyor. Teşekkür ederim.”diyerek konuşmuş.Gerçekten onur ve gurur duyulacak sözler söylemiş Adnan Zentürk’e…Biz de zaten her zaman Sayın Cumhurbaşkanımız Rauf Denktaş ile gurur duyarız.Minnetle ve Rahmet ile anarız…