ADAYLAR VE YIKILAN TABULAR 2-TKP VE FATİH MEHMET MAÇOĞLU
Ali Ayhan Özçubukçu
6 yıl önce
<p><strong>1970’li yılları yaşayan istinasız tüm vatandaşların en fazla duyduğu iki ideolojik kavramlardan birisi komünizm diğeri faşizmdir. </strong></p>
<p><strong>Ogünlerin algı yönetimleriyle sadece şablonlara dayalı suçlamalar sağlıklı düşünme ve uygulamalara fırsat vermedi. Esas ilginç olan karşıtların tasavvurlarını ya da ezberletilenleri okuma ve araştırma ve araştırmaya gerek görmeden tek hakikat gibi tekrarlama alışkanlığı haline getirmeleridir. Temelde iktisadi çözümler ihtiva etmesine rağmen siyasi, sosyal ve bilhassa ekonomik konuları sınıfsal çıkarlar temeline dayanarak izah eden doktrinlerdir.</strong></p>
<p><strong> Bu konuda temel alınan yaşadığımız toplumun gelişmişliği ve refahı olmasına rağmen bilgi kirliliği, iftiralar iki düşman kutup yarattı. Asgari düzeyde ortak paydaları ve düşünceleri öne çıkarıp barış içinde yaşamak yerine çatışma noktalarını kavga ve terör gerekçesi yapan az gelişmiş beyinlerle Ülkemiz kan ve gözyaşı içinde on yıllarını heba etti. Sonuçta 12 Eylül Askeri Darbesiyle bu kanlı maç tatil edildi.11 Eylül’de insanlar birbirlerini boğazlarken, 12 Eylül’de eylemlerle birlikte fikir faaliyetlerinin de ortadan kalkması nasıl emperyal bir projenin kanlı fügüranları haline geldiğimizi gösteriyordu. </strong></p>
<p><strong> Bilahare hapishaneler, idamlar, heder olan istikballer ve yaraları sarma süreci sonunda bu günlere geldik.</strong></p>
<p><strong> Asla bir daha yaşamak istemediğimiz o günlerde düşman bellediğimiz komünist kavramı Tunceli’nin Ovacık ilçesin de Belediye Başkanı seçilen Fatih Mehmet Maçoğlu’nun şahsında sevimli ve sempatik hale geldi. Özellikle ekonomik krizin eşiğinde olduğumuz bu günlere alternatif çözüm olması Tunceli Belediye Başkanlığı’nı kazanmasını sağladı. Meselenin doktriner izahlarından azade uygulamalarında ki tevazu ve fedakarlık yanında, üreten sonuçta refahı artıran ve adilane paylaşan sistem Ülkemizde büyük bir dikkat ve hayranlıkla izlenmeye başlandı. Bilhassa işsizliğin her alanda yıkıcı tesirlerinin görülmesi, bu sahada imrenilecek sonuçlar alan Mehmet Fatih Maçoğlu’nu idol haline getirdi.</strong></p>
<p><strong> Geçmişteki peşin hükümlerle düşmanlık besleyen anti-komünist kişiler bile takdir hisleri yanın da desteklerini de seslendirmeye başladı. Komünizm düşmanlığı ile tanınan birçok kişinin ağzından “Burada aday olsa oyumu verirdim” ifadesini duydum. Bütün bu örneklerden anlaşılacağı gibi 31 Mart seçimlerin de bir tabunun daha yerle bir olduğunu söyleyebiliriz.</strong></p>
<p><strong> 1974’lü yıllar oto tamircisi babam giderek keskinleşen ideolojik kavgaların aklı ve şuuru ortadan kaldırdığını görüyordu. O gün için anlamakta zorlandığım bir takım tespitler de bulundu. Oğlum;” Herkes kompradorları eleştiriyorsa sen de eleştir. Biz düzenden, sistemden sistem den geçinen insanlar değiliz, ben size anahtar tutmayı, balyoz sallamayı bel bellemeği öğretim. Bizler alın teri ve emeğimizle varlığımızı sürdürüyoruz. İnan komünizm gelirse beni bir fabrikaya müdür yaparlar, zira ben çok iyi yetişmiş bir ustayım. Bu bakımdan bizim için sistemin adının ne olduğu önemli değildir. Hangi düzen gelirse gelsin üretmeden varlığını devam ettiremez.” Demişti ki, babam Adalet Partiliydi. O günlerde yaptığı nasihat ve tavsiyelerin bu günün ekonomik sıkıntılarının reçetesi olduğunu görüyoruz.</strong></p>
<p><strong>Gerek Adalet Partili babam gerek se komünist Fatih Mehmet Maçoğlu’nun ortaya koyduğu çözümün tek ve yegane adı üretimdir.</strong></p>
<p><strong>Özetle ekeceksiniz yetiştireceksiniz imal edeceksiniz. Gerisi lafügüzaf.</strong></p>
<p><strong> </strong></p>
<p><strong> </strong></p>