İKİ ORTAK ÜZÜLMESİN…

Ali Ayhan Özçubukçu

6 yıl önce

<p> Hukukçu değilim; Ama okuduğumu anlayacak ortalama zekaya sahip olduğumu bilirim. Roman, şiir, makale, inceleme, ekonomik, siyasi ya da sosyolojik araştırmaları okur, tetkik eder anlarım. İtiraf etmeliyim.  İstanbul seçimlerinin iptal gerekçesini anlayamadım.</p> <p>                AKP’nin işlerinden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz’un “itirazlarında somut bir sonuç çıkaramadım. Zannederim bir şeyler oldu, bir şeyler yapıldı” derken kendisi de hiçbir şey anlamadığını itiraf ediyor. İnanın bu ifadeler Türk Mizah Tarihinde hak ettiği yeri almıştır.</p> <p>                Ya Cumhur’un minik ortağı Bahçeli’nin mitili İstanbul’a sermesine ne demeli. “Altına döşek al, mitili üstüne ser. Yapılacak seçimin sonuçları, 31 Mart ayazı gibi öyle bir çarpacak ki feleğin şaşacak”.</p> <p>Türk milletinin sabrı taştığında neler yapacağını ilk önce sen göreceksin. Püskevitle, mitille siyasette yerin olmasa da, mizah tarihimizde küçücük bir boşluğu dolduracağına eminim.</p> <p>Muhayyel gerekçeleri hakikatmiş gibi kabul edip üstüne hüküm kondurmak ancak böylesine düşük siyasi ve ahlaki ortamlarda mümkündür. Ağızlarda gevelenen mırıltıyla söylenen “ Bir şeyler oldu” lakırdısına balıklama atlayıp, tedavülden kaldırdığınız vicdan ve hukuk yaveleriyle seçim hilesi sonucu çıkarmak ahlaka, izana ve zekaya hakarettir.</p> <p>Böyle bir duruma perestiş ettiğiniz Osmanlı’ da; Karakuş-i Hükmü denirdi. İnanın biat eden tebânız dışında sizi hiç kimse ciddiye almıyor. Toplumu derinden üzen ve sarsan dolambaçlı yollarla seçim iptali yerine, farklı ancak bilinen uygulamalarla Belediye Başkanı belirlemek daha sağlıklı ve kolay olurdu.</p> <p>                Ülkemizde demokrasinin en önemli göstergesi olan sandık, Üniversitelerde Rektörlük Seçimi için de ortaya konuluyor. Tüm öğretim üyeleri tercihlerini oylarıyla gösteriyorlar. Tasnif sonucu ortaya çıkan tablo Yüksek Öğretim Kurumu’nca değerlendiriliyor,  inceleme sonucu alınan oylar nazari itibara alınmadan seçilen üç adayın ismi Cumhurbaşkanı’nın onayına sunuluyor ve seçilen kişi rektörlük görevine atanıyor. Bu konuda tek kriter Cumhurbaşkanı’nın seçim tercihidir. Tek oy alsa bile seçilen rektörlerin varlığına şahit olduk. Bu sistemde alınan oyların değeri şeklen vardır ama haksızlık etmeyelim;  aday olacak, seçime katlanacak, en az bir oy alacaksınız…</p> <p> Bu şart yerine geldikten sonra rektör olmanız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın iki dudağının arasından çıkacak iradeyle mümkün olur. Şimdi böylesine güzel işleyen “garantili sistem” dururken,  mahalli seçimler için ortaya sandık koymak akıl kârı olmasa gerek. Bence atılması gereken ilk adım Yüksek Seçim Kurulu’nu, Yüksek Öğretim Kurumu’na benzetmek olmalı. Arkasından ele güne karşı demokrasi görüntüsü vermek için Mahalli Seçim sandığı ortaya konulmalı. Böylece partiler adaylarını belirler, netleşen isimler seçime katılır, alınan oylar kâle alınmadan Yüksek Seçim Kurulu tarafından belirlenen üç isim Cumhurbaşkanı’nın onayına sunulur,  tercih edilen kişi Belediye Başkanlığı koltuğuna oturur. Bu uygulamanın demokratik olmadığı iddia edilebilir ama ortaya seçim sandığı konulduğuna göre vatandaşın tercihine saygı gösteriliyor demektir. Bu bakımdan sandık olmasına rağmen demokrasi olmadığını söyleyebilmek ülkemizin kalkınmasını kıskananların komplosudur(!).</p> <p>Sandık eşittir demokrasi olduğuna göre şartlar yerine getirilmiş demektir. Bu süreçten sonra yapılacak yasal düzenlemelerle minik ortak Bahçeli’nin teklifi hayata geçirilmelidir. “Büyükşehir Belediye Başkanını biz seçelim, ilçeleri de seçilen başkan belirlesin” demişti. Bu yöntemle Büyükşehirlerle birlikte diğer başkanlarda seçilir. Koltuğa oturan seçilmişler,  ilçe ve beldedeki başkanları seçim numarasıyla atarlar. Böylece yetkileri verdiğiniz kişiler, o ilin mutlak hakimi haline gelir. En yakınlarına verdikleri yetki ve imkanlarla modern voyvoda olurlar.</p> <p>                Her türlü istismara açık bu teklifi yapan maalesef MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’dir. Güya milli hassasiyetleri temsil ettiğini söyleyen bu kişi yaptığı teklifin, Ülkenin bölünmesine ve parçalanmasına yol açacağını nasıl bilmez?  Eğer bilmiyorsa Genel Başkanlıktan hemen istifa etmelidir. Aksi halde Cumhur İttifakı’nın gizli ajandasının ne anlama geldiğini görmüş oluruz.</p>
YAZARIN DİĞER YAZILARI