<p>20-21 Haziran, hemen seçim öncesi İmralı’dan gelen mektup Cumhur İttifakına hayat öpücüğü olur ümidiyle açıklandı.</p> <p>Uzun yıllardır “terörist başı; bebek katili” söylemleriyle, şeytanlaştırılan Abdullah Öcalan tarafından kaleme alınan mektup, HDP tabanına Millet İttifakı adayı Ekrem İmamoğlu’na oy vermeyin çağrısıydı. Adalet Bakanlığı ve Milli İstihbarat Teşkilatının dolayısıyla devletin en tepesinin bilgisi ve onayıyla gerçekleşen bu girişim, ikiyüzlülüğün, riyakârlığın ve ahlaksızlığın zirveye çıktığı güya politik hamle olarak siyasi tarihimizin utanç sayfalarında ve en üstte yerini aldı. Bu ülkede seçim kazanmak için inançların, ilkelerin, ülkülerin ve hatta devletin kaybedildiği bir başka dönem ve örnek yaşanmadı; dilerim bir daha da yaşanmaz.</p> <p>İstiklal mücadelesini kazanan ruhun tecessüm ettiği Kuvai -Milliye’nin mirasçısı MHP elli yılı aşan siyasi kavgasının hiçbir döneminde böylesine küçültülmedi,  aşağılanmadı.</p> <p>Her daim Türklük gurur ve şuurunu vakarla taşıyan bu köklü davanın tüm mensupları her ahval ve şeraitte, “DEVLET EBED MÜDDET” düsturuyla hareket etti. Canını vatan ve bayrak uğruna feda etmekte zerre kadar perva etmedi. Bu dualı ve mazlum Milletin namus ve şerefini; Ferhat’ın Şirin’e, Mecnun’un Leyla’ya duyduğu karşılıksız aşkla korudu, kıskandı ve sevdi. Her tavır ve edasında ait olduğu bu topluma huşu içinde ve ibadet hissi ile yaklaştı. Zalim heybeti ile gerçekte mazlum olan “ samimi ülkücüler” nihayet gizleme gereği bile duyulmayan ve bizden zannettiğimiz, yıllardır Genel Başkanlık koltuğunu işgal eden Bahçeli’nin gerçek niyetini (!) de artık anladılar.</p> <p>Senelerdir “terörist başı, bebek katili” şeklinde yaftaladığı Apo’nun himmetiyle, koltuğunu sağlama alma telaşı ve çabası, bu camiaya yapılmış en büyük HAKARET ve İHANET olarak hafızalarımıza kazındı. Silahlı terörle ülkemizi bölmeye çalışan Apo’nun her şartta karşısında olması gereken MHP Genel Başkanı, PKK’nın siyasi ayağı olduğunu her fırsatta dile getirdiği HDP’yi,  Apo’nun tavsiyesine uymadıkları için suçladı.</p> <p>Terör elebaşısının; Fetöcü bir aracıyla, kamuoyuna açıkladığı mektupta: “İstanbul Büyükşehir Belediye başkan adayı Ekrem İmamoğlu’nu desteklemeyin” şeklindeki arzusu hilafına hareket eden HDP’ye ayar vermeye kalktı.</p> <p> MHP gibi bir partinin Genel Başkanı olan zat Apo’nun gönüllü avukatlığına soyunarak onun adına bir başka partiye müdahale cüretini gösterdi. Bununla yetinmedi: vergilerimizle yayın yapan Devlet Kanalı TRT1’den, kuyruğuna takıldığı AKP himayesinde, tüm vatanseverlere adeta küfür edercesine Erbil’den yapılan Osman Öcalan’ın konuşmasına en ufak bir tepki göstermedi. Bilindiği gibi Türk Ordusunu tasfiye etmek için ortaya atılan Ergenekon ve Balyoz kumpaslarının gizli tanığı da Osman Öcalan’dı…</p> <p> Millet İttifakını sürekli zillet, illet nidalarıyla, PKK ve Fetö yandaşı olmakla suçlayan Bahçeli seçime üç gün kala;  Apo, aracısı Fetö  ve kendisi,  aynı karede poz vererek gerçek yüzünü gösterdi .</p> <p>Genel Başkanlığa geldiği günden beri sürekli Türkeş’ten kalan mirası tüketecek adımlar attı. Avrupa Birliği, Nato, kalkınma, sanayileşme, istihdam, eğitim, sağlık, savunma, dış politika ve sayısız ülke sorunları ile ilgili tek bir teklif, çözüm, öneri getirmezken, kritik zamanlarda erken seçimleri topluma bir MÜNADİ gibi duyurdu.</p> <p>Okunmayan parti programında, beylik cümlelerle ifade edilenler, hayata geçmesi mümkün olmayan temenniden başka bir şey değildir. Konjonktürün hafif dalgaları ile salınan Bahçeli; yirmi iki yıldır yaptığı Salı günleri grup toplantıların da, bir başka ifadeyle tabanın gazını alma seanslarında yağıp gürlemelerinin, ülkemizin hayrına, somut ve müspet tek bir uygulamasını görmedik. Tam tersine yüksek perdeden savurduğu tehditler, ülkenin en dinamik ve duyarlı kesimi olan vatanseverleri, rehavete sürüklemekten başka bir işe yaramadı.</p> <p>Bilerek yapılan bu gösteriyle ülkemizin teminatı olan ülkücüler bloke edilerek Atatürk’ün işaret ettiği, Türkeş’in tavsiye ettiği fikir ve kadrolarla iktidar olma hedefinden alıkonuldu. Özellikle AKP sevici parti politikaları sonucu; ordu, yargı, eğitim, sağlık ve diğer tüm kurumlardan vatanseverler kazındı.</p> <p> Geçmişte geleneksel hale getirilen Türk Devlet ve topluluklarıyla iş birliğini arttıran temaslar, Erciyes Kurultayı adıyla bir araya getirilen ülkücülerin kaynaşma ve kucaklaşma şenlikleri tek tek ortadan kaldırıldı. Bu camianın birlik ve beraberliğini, tüm dış Türklerle olan sosyal ve kültürel iş birliğini canlı ve zinde tutan etkinlikler Bahçeli eliyle yok edildi.</p> <p>Ömrünü bu kutlu davaya adamış ben ve benim gibi bütün ülkücüler,  köklü ve büyük mazisi olan MHP adının artık daha fazla küçük düşürülmesine seyirci kalamaz. Yarım asırdan fazla geçmişi olan buhareket,  emperyal proje olan on yedi yıllık bir siyasi partiye hizmetkâr yapılamaz.</p> <p>Her yönüyle bu davaya zara veren Bahçeli en kısa sürede genel başkanlıktan uzaklaştırılmalı ya da hemen toplanacak tüzük kurultayı ile adı BHP olarak değiştirilmelidir. Zira geçmiş MHP ile hiçbir ortak yönü kalmayan bu oluşuma Bahçeli Hareket Partisi demek son derece isabetli olacaktır.</p>