<p style="font-weight: 400; text-align: justify;"><strong>Gaziantep Büyükşehir Belediyesi ve Gaziantep Üniversitesi’nin (GAÜN), Gaziantep’in Kurtuluşu’nun Yüzüncü Yılı Etkinlikleri kapsamında düzenlediği “Uluslararası Gaziantep’in Kurtuluşu’nun 100’üncü Yılında Misak-ı Milli ve Güney Hattı Sempozyumu” nun açılış töreni yapıldı. </strong></p>
<p style="font-weight: 400; text-align: justify;">Gaziantep’in Kurtuluşu’nun 100’üncü Yılı Etkinlikleri kapsamında Kültür ve Turizm Bakanlığı katkılarıyla, Gaziantep Valiliği, Gaziantep’i Geliştirme Vakfı’nın (GAGEV) koordinasyonunda, Büyükşehir Belediyesi organizasyonunda birçok etkinlik yapılmaya devam ediyor. Bu kapsamda Büyükşehir ve GAÜN iş birliğinde Milli Savunma Üniversitesi, Türk Tarih Kurumu, Atatürk Araştırma Merkezi Başkanlığı destekleriyle hazırlanan 17-19 Aralık tarihleri arası yapılacak “Uluslararası Gaziantep’in Kurtuluşu’nun Yüzüncü Yılı’nda Misak-ı Milli ve Güney Hattı Sempozyumu” GAÜN Mavera Kültür ve Sanat Merkezi’nde düzenlenen törenle açıldı. Açılış töreni konuşmaları sonrası sempozyum oturumlarına geçildi.<strong> </strong></p>
<p style="font-weight: 400; text-align: justify;">Uluslararası Gaziantep’in Kurtuluşu’nun Yüzüncü Yılı’nda Misak-ı Milli ve Güney Hattı Sempozyumu, yirminci yüzyılın destansı mücadelelerinden birine sahne olan Antep’i ve Antep Savunması’nı detaylı bir şekilde ele alacak. Alanında uzman akademisyenlerin katılımıyla düzenlenecek sempozyumun sonunda 104 bildiri sunulacak.</p>
<p style="font-weight: 400; text-align: justify;">Programa Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Mehmet Berk, GAÜN Rektörü Arif Özaydın, Fatih Harp Tarihi Araştırmaları Enstitüsü Müdür Vekili Bünyamin Kocaoğlu, Atatürk Araştırma Merkezi Başkanı Doç. Dr. Yüksel Özgen, Gaziantep İl Kültür Turizm Müdürü Bülent Öztürk, Gaziantep Kent Konseyi Başkanı Samet Bayrak, Panoroma 25 Aralık Tarih Kurulu Başkanı Bekir Sıtkı Severoğlu, Gazikültür A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı M. Hakan Tanrıöver, Gazikültür A.Ş. Genel Müdürü Prof. Dr. Halil İbrahim Yakar ve öğrenciler katıldı.<strong> </strong></p>
<p style="font-weight: 400; text-align: justify;">Başkan Vekili Mehmet Berk, emeği geçen herkese teşekkür ederek, “Türk Milleti ve gençlerin, milli şuurla dış tehlikelere karşı bilinçle mücadele edeceğine inanıyorum” dedi.<strong> </strong></p>
<p style="font-weight: 400; text-align: justify;">Milli Mücadele ruhunun iyi anlaşılacağı bir çalışma gerçekleştiği aktaran Rektör Özaydın ise, Gaziantep tarihsel olarak antik ama aynı zamanda misafir ağırlayan şehirdir. Biz bunu yapacağız. Bir tarihçi değilim, ama bir şeyin altını çizip nokta koymak istiyorum. Gençlerimizi ne kadar iyi yetiştirebilirsek Türkiye’nin geleceği o kadar iyi ve önü açık olacak. Eğer geleceğimizi kurgulayacaksak, planlayacaksak, bugünü çok iyi bilmemiz lazım. Bugünü ilerletmemiz için tarihe bakmamız lazım. O yüzden yüz yıllık bir perspektiften bakıyoruz. Öğrencilerden tek bir ricam var. Daha fazla tarih okuması yapın” ifadelerini kullandı.<strong> </strong></p>
<p style="font-weight: 400; text-align: justify;">Gaziantep’in bugün Misak-ı Milli için ruhunu sahip olduğunu söyleyen Hakan Tanriöver, “Bu toprakların insanları ‘Şartları değişse de vazifesi hep aynı olan Gaziantep’ dedi demeye devam edecek. Bu ülkeye sahip çıkan kahraman vatan evlatları var bu şehirde. Tarih bu kahramanları, Gaziantep’i yazacak. Şehit imparatorluğun Gazi şehrindeyiz. Evlatlarımızdan okumalarını istiyoruz. Dünyanın iyiliği için Türkiye, Ortadoğu’nun iyiliği için Gaziantep önemli. Bu itibarla Misak-ı Milli Yakın Dönem Türk Tarihi’nin kızıl elmasıdır. Misak-ı Milli için en büyük başarılarımızdan birisi Hatay olmuştur. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün siyasi ve askeri dehasının zirvesi Hatay’ın ana vatanda katılmasıdır. Bir kurşun bile atılmadan ‘Gazi Hatay’a geliyor’ sözü, Hatay’ın anavatana katılmasına yeterli olmuştur. Misak-ı Milli, taviz veremeyeceğimiz sınırlarımızdır. Bugün Hristiyan batı vurgunu ve aldatmayı savunurken Türkiye Devleti vicdanı temsil etmektedir. Bu topraklar her türlü oyunun oynanacağı satranç tahtası değil, yüreğimizden bir parçadır. Bunu unutmamak, bu mücadelenin en büyük adımıdır” diye konuştu.</p>
<p style="font-weight: 400; text-align: justify;">Prof. Dr. Bünyamin Kocaoğlu ise “Antep Savunması’nı ve orada yaşananları dinlerken, bir gelecek vizyonu ve bu topraklarda hangi acıların yaşandığını, felaketler karşısında bu milletin bütün varlığını, her şeyi ile kendisini nasıl ortaya koyduğunu görerek, duyarak gelecek kuşaklara iletilecek” diye aktardı.</p>
<p style="font-weight: 400; text-align: justify;">Başkan Samet Bayrak, Yüzüncü Yılda düzenlenen bu sempozyumun şehitlere olan vefa borcumuzun bir parçası olduğunu vurguladı.</p>
<p style="font-weight: 400; text-align: justify;">Doç. Dr. Yüksel Özgen de konuşmasında tarihsel sürecini anlatarak,</p>
<p style="font-weight: 400; text-align: justify;">“Tarihi boyunca hiçbir zaman esarete ve işgale rıza göstermeyen Türk milleti Mustafa Kemal Paşa’nın liderliğinde vermiş olduğu mücadele ile ebediyete kadar yaşayacak olan Türkiye Cumhuriyeti Devletini kurmuştur” diye konuştu. Konuşmasında toplumsal hafızaya değinerek sempozyumun toplumsal hafızaya destek olacağının altını çizdi. </p>
