<p style="font-weight: 400; text-align: justify;">Antep’ten, Gaziantep’e uzanan kurtuluş mücadelesinin tarihin altın sayfalarına nakşedilmiş unutulmaz bir kahramanlık destanı olduğunu belirten GTB Başkanları, mesajda şu ifadelere yer verdi: </p>
<p style="font-weight: 400; text-align: justify;">“Birinci Dünya Savaşı sonrası önce İngilizler, ardından da 5 Kasım 1919'da Fransızlar tarafından işgal edilen Antep; kahraman halkının azim, inanç ve kararlılığı ile dünya tarihinin gördüğü en büyük kurtuluş mücadelelerinden birine şahitlik etmiştir. On ay dokuz gün süren kuşatma boyunca, milli mücadele ruhunu hep diri tutarak, silahsız ve cephanesiz bir şekilde düşmana karşı koyan, aynı zamanda dönemin şartlarından dolayı açlık ve yoklukla da mücadele eden Antep halkı, dünya halklarının takdirle karşıladığı asil bir direnişin onurlu neferleri olmuştur. Bayrak, vatan ve hürriyet uğruna, kadın, erkek, yaşlı, çocuk demeden ata topraklarını müdafaa eden, ‘Ölürsem Şehit, Kalırsam Gazi’ düsturuyla gözünü kırpmadan şehadete yürüyen Antepliler, bu uğurda 6317 vatan evladını şehadete uğurlamıştır. Vatan sevgisini yaşadıkları tüm zorlukların ve acıların üzerinde tutarak Anadolu’da İstiklal mücadelesinin meşalesini yakan kahraman ecdadımız, bu toprakların her karışında unutulmaz kahramanlık destanları yazmıştır. O kahramanlık destanları ki, yeryüzünde zulüm gören, haksızlığa uğrayan tüm mazlum milletlere istiklal yolunda kurtuluş reçetesi ve umut ışığı olmuştur. Gazilik onuru ve şehadet nuruna birlikte nail olan Şehr-i Ayıntab-ı Cihan’ın civanmertleri, Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün; ‘Ben Gazianteplilerin gözlerinden nasıl öpmem ki, onlar Antep'i kurtardıkları gibi Türkiye'yi de kurtardılar’ iltifatına da mazhar olmuşlardır. “Düşman cesedimi çiğnemeden Antep’e giremez” diyen Şahinbeyleri, Şehitkamilleri, Karayılanları ve isimsiz nice yiğit kahramanları ile kurtuluş destanını tarihe altın harflerle yazan Antepliler, 8 Şubat 1921 tarihinde TBMM tarafından şehre "Gazi" unvanı verilmesiyle ebediyen şan ve şerefle yüreklerinde taşıyacakları büyük bir onurun da yegâne temsilcileri olmuştur. Kurtuluş günleri bizleri geçmişte yaşanılan cefaları, fedakârlıkları, verilen emekleri ve kahramanlıkları hatırlamaya sevk eden özel gurur günlerimizdir. </p>
<p style="font-weight: 400; text-align: justify;">Bu sebeple, şanlı tarihimizi ve bu tarihin yiğit kahramanlarını geleceğimizin teminatı çocuklarımıza layıkıyla aktarmamız gerekmekte. Zira, geçmişini bilmeyen geleceğine yön veremez. </p>
<p style="font-weight: 400; text-align: justify;">Gaziantep, işgal yıllarında uğradığı büyük yıkım ve tahribata rağmen, aradan geçen 99 yılda geçmişinden aldığı güç ve azimle adeta küllerinden yeniden doğarak günümüz Türkiye’sinin en önemli üretim merkezlerinden biri olmayı başarmıştır. </p>
<p style="font-weight: 400; text-align: justify;">Bizler de bu sorumluluk bilinciyle ecdadımızın emaneti cennet vatanımızı muasır medeniyetler seviyesine taşımak için var gücümüzle çalışmaya ve üretmeye devam etmeliyiz. </p>
<p style="font-weight: 400; text-align: justify;">Gaziantep'in düşman işgalinden kurtuluşunun 99’uncu yıl dönümünü kutladığımız bu özel gün vesilesiyle, başta Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, vatan savunmasında hayatlarını kaybeden aziz şehit ve kahraman gazilerimizi rahmet ve minnetle anıyor, Gaziantepli hemşerilerimizin 25 Aralık Kurtuluş Gününü gönülden kutluyoruz." </p>
