<div class="haber-spot">Halk sağlığı için çalışmalarına ve denetimlerine aralıksız devam eden Büyükşehir Belediyesi, gündelik yaşamda kullanılan kuyu sularında kirlilik tespit etti. GASKİ ekiplerince 30 bin kuyuda yapılan ölçümlerde, kuyuların yüzde 60’nda kirlilik olduğu ortaya çıktı. Kişisel tercihlerle kullanılan kuyu sularında egzoz gazlarından çevresel atıklara kadar birçok zehirli madde yağmur sularıyla toprağa geçerek veya kanalizasyon şebekelerinin hasar görmesi durumunda kimyasal ve bakteriyolojik kirliliğe maruz kaldığı belirlendi. Bu durum başta nitrat olmak üzere birçok zararlı kimyasal atığın kuyu suyunun kirlenmesine neden olurken kuyu suyunun mevcut durumundan dolayı kullanılmaması gerektiğini belirten GASKİ, Düzbağ Projesi’yle beraber memba kalitesinde suyun çeşmelerde akmaya başladığını hatırlatarak, sürekli denetim altındaki çeşme suyunun içilmesini tavsiye etti.</div>
<div class="haber-detay-icerik">
<p><strong>SÖNMEZLER: KUYU SULARINDA YÜKSEK NİTRAT KİRLİLİĞİ MEVCUT</strong></p>
<p>Konu hakkında açıklama yapan GASKİ Genel Müdürü Hüseyin Sönmezler, kuyu sularının kirliliğinin tehlikeli boyutlara ulaştığını aktararak, “ Şu anda bilinen 30 bin üzerinde kuyumuz var. Ve bu kuyulardan insanlar sularını alıyorlar. Bahçe sulamasından, arıtmalarla arıtılarak içme suyu olarak; yemek yapımında, bulaşıklarının yıkanmasında ve banyoda kullanılıyor. Bizim bir tespitimiz var. Gaziantep’teki kuyu sularının bu yıl yapılan araştırmalarda kuyuların yüzde 60’nda kirlilik saptandı. Temiz olan kuyuların ise yarın kirlenmeyeceğinin garantisi yok. Özellikle yüksek nitrat kirliliği tespit edildi. Şehrin altyapısında bulunan kanalizasyon sisteminin herhangi bir sızıntıda ilk gideceği yer kuyular. Daha önemlisi yağmurlar yağdıktan sonra özellikle asfalttaki aklınıza gelecek bütün kimyasal kirliliğin ilk gideceği yer bu kuyular. Biz, bizim şebekemizden sürekli analizin yapıldığı, en iyi arıtmanın yapıldığı, dezenfeksiyonun kullanıldığı, klorlanıldığı, hem GASKİ’nin hem Sağlık Bakanlığı’nın sürekli numune aldığı bir su varken, hiçbir şekilde kontrol altında olmayan ölçümlenmeyen bir suyun kullanılmasını doğru bulmuyoruz. Tamamen denetimsiz suların sürekli çekilmesi yeraltı yapısı içinde sağlıklı değil. Kuyu sularının kullanımını önermiyoruz” diye konuştu.</p>
<p><strong>NURHAK VE ÇAĞLAYANCERİT’E YAĞAN KAR 24 SAAT SONRA MUSLUKTA AKIYOR</strong></p>
<p>Sönmezler, içme suyu bakımından Gaziantep’in Düzbağ’la kaliteye kavuştuğunu hatırlatarak şunları söyledi: “Bugün itibariyle Gaziantep’in şehir genelinde özellikle Hacıbaba Arıtma Tesisi’nin beslediği bütün noktalarda Düzbağ suyu içiliyor. Nurhak ve Çağlayancerit Dağı’na yağan karların suyunu 24 saat sonra Gaziantep’in çeşmelerinde akıyor. Gaziantep tarihinin en önemli projelerinden birisi Düzbağ Projesi. Bu proje tamamlandı. Şehrin yüzde 75’i, tamamen Düzbağ suyunu içiyor. Geriye kalan yüksek kesimlerdeki evler için de çalışmalarımız devam ediyor. Havzamızda şu anda yeteri kadar kaliteli bir su var. Büyük bir enerji tasarrufu sağladık. Bilindiği üzere Gaziantep, içme suyu kaynağı bakımından fakir bir şehir. Biz suyumuzu Kahramanmaraş’tan getiriyoruz. Kartalkaya Barajı’ndan Gaziantep’e gelmesi için 300 metre üzerinde bir terfi söz konusu. 3 ayrı kademeden oluşuyor. Bu 3 ayrı pompa demek. Oysaki Düzbağ’da sadece 120 metrelik regülatörden havuza terfi söz konusu. Dolayısıyla terfi miktarı düştü. Yüksek oranda enerji ihtiyacını düşürdük. Şehrin tamamı uzun yıllar içme suyu sıkıntısı çekmeyecek. Ayrıca Kartalkaya Barajı’nın doluluk oranı şu anda yüzde 80. Bu şu an çok iyi bir rakam. Bu suyu da hazır bekletiyoruz.”</p>
</div>
