<p>Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Ekrem İmamoğlu aldığı oy ve attığı farkla çok güçlü bir şekilde koltuğuna oturdu. Topal ördek benzetmesiyle yapacağı icraatların AKP’li meclis çoğunluğu tarafından sabote edileceği sinyali en tepedekiler tarafından verilse de bu mücadeleden yüzünün akıyla çıkacağını görebiliyoruz. Üslubundaki zarafet ve hoşgörü yanında, yaptığı meclis toplantılarını halkın gözü önünde, yanlış anlamalara meydan vermeyecek biçimde yapması, rakiplerinin tertip ve oyunlarını bozacak dikkati gösterdiğini anlatıyor. Belediye iştiraklerinin kontrol ve denetimini sağlayarak otoritesini de en kısa zamanda kabul ve tescil ettireceği meydanda. Dolayısıyla tüm uygulamalarını şeffaflık ilkesiyle gerçekleştirildiği sürece, her türlü kumpas girişimini bertaraf edecektir.</p>
<p>Ordu Valisi ile karşı karşıya getirme ve safahatı mahkemeye taşıma gayretleri sekiz yüz binin üzerindeki farkla sonuçsuz kaldı. Dolayısıyla Ekrem İmamoğlu beş yıllık görev süresini yüzünün akıyla ve başarıyla tamamlayacaktır.</p>
<p> Bu mecrada, her şeyin yasal ve doğal akışı içinde sürecek olmasına rağmen, birileri ısrarla İmamoğlu’nu farklı alanlara kanalize etmeye çalışıyor. Yerli, yabancı basın mensuplarından, muhalif partilerin yetkililerine, CHP içindeki taraftarlarından, tabandaki vatandaşlara kadar çok farklı kesimler, kasten ya da iyi niyetle bazı makamlara şimdiden yakıştırma yapıyor.</p>
<p>Bilhassa CHP Genel Başkanlığı ve Cumhurbaşkanlığı konusu sürekli gündeme getirilerek farklı yorumlara çanak tutuluyor…</p>
<p>Ülkemizin gerek bütçesi, gerekse etki alanı bakımından en önemli makamlarından birine, henüz yeni seçilmiş ve önünde upuzun beş yıllık hizmet süresi olan Ekrem İmamoğlu’na, ısrarla bu konuda sorular sorulması iyi niyetle bağdaşmıyor. Ortada ne Genel Başkanlık ihtiyacı nede Cumhurbaşkanlığı seçimi yokken bu konuları ısrarla gündemde tutma çabaları, bilhassa CHP içinde bir güven bunalımı yaratılmak istendiğini düşündürüyor. Gerçi bu tür art niyetli girişimlerden hemen bir sonuç alınmaz ama orta vadede İmamoğlu’nu siyaseten düşman sahibi yapacağı da meydanda.</p>
<p>MHP’den Meclis Başkan Vekili olan Meral Akşener’le, Bahçeli’nin arası bu tür söylentiler sonucu açılmıştı. Meclis Başkanlığı için bazı isimler ortaya atılırken, farklı partilerden, Meral Hanım’ın adaylığına sıcak bakıldığını öğrenen Bahçeli adeta kendini kaybetti. Bu konuda hiçbir şeyden haberi olmayan Meral Akşener, adının ortaya atılmasıyla, farkında olmadan Genel Başkanı Bahçeli’nin başlattığı siyasi kan davasının tarafı haline geldi. Parti içerisindeki hempalarıyla her cepheden saldıran Bahçeli, masum savunma taleplerini dahi parti suçu gibi göstererek disiplin kurulu kararıyla Meral Hanımı ihraç etti. İşte partileşme sürecide bu safhadan sonra tek seçenek olarak ortaya çıktı. İyi Parti’nin kuruluş çalışmaları sırasında, AKP destekli Bahçeli’nin her türlü türlü zorluğu çıkararak bu oluşumu sabote ettiğine yakinen şahit olduk. Daha sonra Cumhur İttifakı adıyla anılan AKP-MHP ortaklığının temelleri Meral Akşener’e yapılan bu komplolar sonucu atıldı. Siyaseten düşman sahibi olmak için illa sizin hata yapmanız gerekmiyor. Tafsilatlı şekilde anlatmaya çalıştığımız Akşener Bahçeli kavgası bu konuda yeterli fikir vermiştir.</p>
<p>İzaha çalıştığımız bu konuyu biraz açarsak; Kemal Kılıçdaroğlu son iki yıldır Genel Başkanlık görevini adeta kusursuz olarak yürütüyor. Hele 31 Mart mahalli seçimlerinde yaptığı aday tespitlerindeki isabet ve Meral Akşener’le oluşturduğu Millet İttifakı çalışmalarının başarılı sonuçlar alması, artık Kemal Kılıçdaroğlu’nun Genel Başkanlığı’nı tartışılmaz hale getirdi. Bu bakımdan CHP adına yeni isim arayışı, beyhude bir çabadan başka anlam ifade etmez.</p>
<p>Gelelim Cumhurbaşkanlığı konusuna; Yeni kazandığı Belediye Başkanlığını başarıyla yürütebileceği nispette siyasi ikbal kapıları kendisine açılacak olan Ekrem İmamoğlu bu imtihandan yüz akıyla çıkmak zorundadır. Aksi halde görebileceği son makam, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı olur. Dolayısıyla seçim sürecinde, tatlı dili, güler yüzüyle gösterdiği muazzam performansı daha ilerlere taşıyarak siyasi gelecek ümidini sürdürebilir.</p>
<p> Bu bakımdan Ekrem İmamoğlu’nu sevenler çok erken ve anlamsız bu tür tartışmalardan şiddetle kaçınmalıdır. Mevcut görevini başarıyla gerçekleştirmesi halinde; istediği her makama fazlasıyla layık olduğunu başka rakipleri olmak üzere bütün vatandaşlarımız görecektir… Yaşının genç olması sebebiyle Ekrem İmamoğlu adı siyaset hayatında uzun yıllar söylenecektir. Yeter ki bazıları gibi, iktidarın baş döndüren sarhoşluğuna kendini kaptırmasın. </p>