<p style="text-align:justify;"><em><strong>Zaten uzun zamandır sıkıntı içinde olan, pandemi süreciyle birlikte açmazı büyüyerek kepenk indiren esnaf başta olmak üzere, reel sektörün ötelenen yükümlülükleriyle ilgili bilmece çözüldü.</strong></em></p>
<p style="text-align:justify;">Daha bir kaç gün önce bir nekahet dönemi ihtiyacını kaleme almıştım. Çünkü normalleşme adı altında birikmiş borçların tahsiline gidilirse, reel piyasalar açısından çok büyük bir problem yaşanacağını görmemek için başka ülkede yaşamak gerekiyordu.</p>
<p style="text-align:justify;">Nitekim bunun işsizlikten borç / alacak zincirindeki kırılmaya kadar bir çok başlığı da olumsuz etkileyeceği açıktı. Yeni düzenlemeyle insanların işten çıkarmalarını yasakladık. Yani süre iki ay daha uzatıldı.</p>
<p style="text-align:justify;">Bununla birlikte çalışan cephesinde de ücretsiz izin işkencesinin devamının yolu açıldı. Meseleyi sadece rakamdan ya da kavramlardan ibaret görürseniz, iyilik yapayım derken kötülük yapmanız kaçınılmaz hale geliyor.</p>
<p style="text-align:justify;">Şimdi ikinci bir düzenleme gelmezse, iş hacmi düşmüş, hatta bazı yerlerde sıfırlanmış esnaf için cendereye girmeye benzer günler başlıyor. Neden? Gelir İdaresi Başkanlığı bir açıklama yaparak, kamuoyuna önemli bir duyuru yaptı. Dedi ki:</p>
<p style="text-align:justify;">“Herhangi bir olumsuzluğa mahal verilmemesi açısından mükelleflerimiz tarafından, faaliyete tekrar başlamalarının uygun görüleceği tarihin ilgili makamlar nezdinde titizlikle takip edilmesi ve kendileri açısından mücbir sebep halinin sona ermesini müteakip mücbir sebep nedeniyle ertelenen yükümlülüklerin anılan Genel Tebliğ'de belirlenen süreler içinde yerine getirilmesi gerekmektedir.”</p>
<p style="text-align:justify;">Bu ne demek biliyor musunuz? Dükkanı açtın, artık ertelenmiş borçlarını istenen sürede öde. Elbette iş burada bitmiyor. Bir de ertelenenlerin üzerine, dönemi gelen yeni yükümlülükleri de ilave etmek gerekiyor.</p>
<p style="text-align:justify;">Israrla ‘kepengin açılması, her şeyin normalleştiği anlamına gelmez’ diye yırtınmamızın sebebi buydu. Ortada bir normalleşmeden söz edilebilmesi için, iş hacminin eski seviyelerine dönmesi gerekir.</p>
<p style="text-align:justify;">Oysa KPMG tarafından perakende sektörüne yönelik son araştırma raporu da gösteriyor ki, hacme yönelik problem 2021 yılında da devam edecek. Rapordaki şu ifadeleri doğru okumak gerekiyor:</p>
<p style="text-align:justify;">“Covid-19 tüketicilerin günlük yaşamları üzerinde etkisini sürdürüyor. Tüketicilerin üçte biri Covid-19'un etkilerinin bir yıldan fazla süreceğini düşünüyor. Beş tüketiciden biri ise bu nedenle sürekli evde kalma eğiliminde.</p>
<p style="text-align:justify;">Önümüzdeki 6-12 ay içinde zorunlu olmayan harcamaların Covid-19 öncesine göre üçte bir oranında daha az olması bekleniyor. Tüketiciler için ‘acil ihtiyaç’ kategorisi önemini koruyacak. 2021’de tüketici davranış ve alışkanlıklarında geriye dönüş beklenmiyor. Hayatın ağırlık evde devam etmesi nedeniyle ev-yaşam harcamalarında değişiklik olmayacak.”</p>
<p style="text-align:justify;">Elbette araştırmanın sonuçlarını aktaran raporda çok sayıda tespit var. Fakat sadece bu maddeler dahi bize gösteriyor ki, eski iş hacimlerini kısa sürede yakalamak mümkün değil.</p>
<p style="text-align:justify;">Şimdi bu şartlar altında kazanmayan insandan tahsilat yapmaya kalkarsanız, elde edeceğiniz tek şey yeni kapanan iş yerleri, tahsil edilemeyen alacaklar, ilave işsizlik ve büyüyen sorunlar. Bu nedenle nekahet dönemi ihtiyacını tekrar hatırlatıyorum.</p>
<p style="text-align:justify;">Yeni bir düzenlemeyle bu soruna kimse mağdur olmadan el atmak gerekir. Gelişmiş ülkelerin hibe niteliğinde destekler verdiği bir ortamda, krediden başka bir şey teklif edilmeyenlere karşı ekonomi yönetiminin böyle bir borcu olduğunu düşünüyorum.</p>